“2. ilk öpücük”
Kalbinin sağ yanından
İlk sola saptığında
Gizli bir yol var orda
Dikkat et göreceksin
Kimi hızlı gidermiş
Kimi yavaş bu yolda
Sen kimseye aldırmadan
Gönlünce ilerleyeceksin
Yolun son durağında
Kapatıp gözlerini
Güzel olan ne varsa
Hepsini dileyeceksin
Gözünü açtığında
Tüm bildiğini unutup
Belki hiç konuşmadan
Bir kez daha diyeceksin
Bir gün dönmek istersen
Bu yolun dönüşü yok
Her şeyi göze alıp
Akla göğüs gereceksin
Bütün yollar yürekten
Dudaktan kalbe bir yol yok
O an geldiğinde
Bunu sende göreceksin
Yiğit Güralp
Efe hayatına ansızın giren Su’yla yaşadığı ilk öpüşmelerinin ardından, ona her geçen an biraz daha bağlanırken, Aslı ve Deniz ise türlü gerekçelerle bu anı henüz yaşayamamış olmanın sıkıntısı içindelerdir. Aslı ve Deniz’in açıkça dile getiremedikleri bu çok özel tutkuları, Deniz’in ilk kez Mine’yi öpmüş olmasından dolayı Aslı için daha da karmaşık bir hal alır. Mine ise sabırla, neredeyse tüm zamanını Deniz’e olan aşkını gösterebilmek için geçirmektedir.
Aslı ve Deniz’in yaşadığı ilişkideki tek sorun bu da değildir. Deniz’in zevkleri uğruna kendisini ihmal etmiş olmasını kabul edemeyen Aslı, bu konuda daha dikkatli davranması ve ilişkilerine gereken zamanı ayırabilmesi için Deniz’i uyarır. Deniz özür dileyerek Aslı’yla birlikte olabilmek için her fırsatı değerlendirmeye çalışırken, bu kez de Aslı’nın üniversitedeki kariyeri için Kerem’le yoğun bir şekilde çalışmaya başlaması Deniz’i ihmal etmesine neden olur.
Bilal’in Canan’ı yeniden görebilmek adına başına gelen sürprizler, oğullarının yanına neden geldiği yavaş yavaş anlaşılmaya başlayan Şükran ve ondan habersiz İstanbul’a gelen Salih’in Efe’nin yeni yaşamıyla ilgili aldığı kararlarla işler yine karışır. Bu arada Deniz, Aslı ve Efe, aşkın daha önce hiç tanışmadıkları bir haliyle yüz yüze gelirler.
“2. ilk öpücük”
Kalbinin sağ yanından
İlk sola saptığında
Gizli bir yol var orda
Dikkat et göreceksin
Kimi hızlı gidermiş
Kimi yavaş bu yolda
Sen kimseye aldırmadan
Gönlünce ilerleyeceksin
Yolun son durağında
Kapatıp gözlerini
Güzel olan ne varsa
Hepsini dileyeceksin
Gözünü açtığında
Tüm bildiğini unutup
Belki hiç konuşmadan
Bir kez daha diyeceksin
Bir gün dönmek istersen
Bu yolun dönüşü yok
Her şeyi göze alıp
Akla göğüs gereceksin
Bütün yollar yürekten
Dudaktan kalbe bir yol yok
O an geldiğinde
Bunu sende göreceksin
Yiğit Güralp
Efe hayatına ansızın giren Su’yla yaşadığı ilk öpüşmelerinin ardından, ona her geçen an biraz daha bağlanırken, Aslı ve Deniz ise türlü gerekçelerle bu anı henüz yaşayamamış olmanın sıkıntısı içindelerdir. Aslı ve Deniz’in açıkça dile getiremedikleri bu çok özel tutkuları, Deniz’in ilk kez Mine’yi öpmüş olmasından dolayı Aslı için daha da karmaşık bir hal alır. Mine ise sabırla, neredeyse tüm zamanını Deniz’e olan aşkını gösterebilmek için geçirmektedir.
Aslı ve Deniz’in yaşadığı ilişkideki tek sorun bu da değildir. Deniz’in zevkleri uğruna kendisini ihmal etmiş olmasını kabul edemeyen Aslı, bu konuda daha dikkatli davranması ve ilişkilerine gereken zamanı ayırabilmesi için Deniz’i uyarır. Deniz özür dileyerek Aslı’yla birlikte olabilmek için her fırsatı değerlendirmeye çalışırken, bu kez de Aslı’nın üniversitedeki kariyeri için Kerem’le yoğun bir şekilde çalışmaya başlaması Deniz’i ihmal etmesine neden olur.
Bilal’in Canan’ı yeniden görebilmek adına başına gelen sürprizler, oğullarının yanına neden geldiği yavaş yavaş anlaşılmaya başlayan Şükran ve ondan habersiz İstanbul’a gelen Salih’in Efe’nin yeni yaşamıyla ilgili aldığı kararlarla işler yine karışır. Bu arada Deniz, Aslı ve Efe, aşkın daha önce hiç tanışmadıkları bir haliyle yüz yüze gelirler.